SEO açısından optimal kelime sayısı: 300-2000 kelime arası.
Bu uzunluktan kısa kelimeler göz ardı edilecek.
ve, veya, ama, ile gibi yaygın kelimeleri filtreler.
Anahtar kelime yoğunluğu, bir metin içinde belirli bir kelimenin tüm kelimelere oranla kaç kez geçtiğini gösteren basit bir orandır. Genellikle yüzde (%) cinsinden ifade edilir. Örneğin 1000 kelimelik bir yazıda “anahtar kelime” ifadesi 10 kez geçiyorsa, yoğunluk %1 olur.
Bu oran, içerikte hangi konunun öne çıktığını belirlemeye yardımcı olur. Özellikle arama motorları, bir sayfanın hangi konuyla ilgili olduğunu bu ve benzeri göstergelerle anlamaya çalışır. Kullanıcılar bir konu hakkında arama yaptığında, o konuyla ilgili kelimelerin içerikte yer alması önemlidir.
Google, içeriğin bir konuda ne kadar “odaklı” olduğunu anlamak için yalnızca kelime sayısını değil, bu kelimelerin içerikte nasıl geçtiğini de değerlendirir. Yani içerik sadece “bahsetmek” değil, konuyu işlemiş olmalıdır.
SEO hizmeti, içeriklerin Google gibi arama motorları tarafından doğru anlaşılmasını sağlar. Bu süreçte anahtar kelime yoğunluğu, sayfanın hangi konuyu hedeflediğini göstermek için kullanılan araçlardan biridir.
Google’ın içerik tarama sistemi olan Googlebot, sayfalarda belirli kelimelerin ne sıklıkla geçtiğini analiz eder. Bu analiz sırasında sayfanın hangi konulara ağırlık verdiği, başlıklarda hangi ifadelerin yer aldığı ve kelimelerin içerikteki dağılımı dikkate alınır.
Ancak Google yalnızca anahtar kelime yoğunluğuna bakmaz. Google’ın resmi yönergelerine göre:
“İçerikler yalnızca arama motorları için değil, kullanıcılar için yazılmalıdır. Anahtar kelimenin aşırı kullanımı, düşük kaliteli içerik sinyali oluşturabilir.” Bu nedenle, anahtar kelimeleri doğal ve ölçülü şekilde kullanmak önemlidir.
Anahtar kelime yoğunluğu, bir içeriğin ne kadar ilgili ve konusuna odaklı olduğunu anlamaya yardımcı olur. Bu, hem arama motorları hem de kullanıcılar için önemlidir. Kullanıcı bir kelimeyi aradığında, karşısına çıkan sayfanın gerçekten o konu hakkında bilgi vermesi gerekir.
Google, içeriklerin sadece belirli kelimeleri tekrar etmesine değil, kullanıcının aradığı bilgiyi ne kadar iyi sunduğuna bakar. Eğer bir içerik anahtar kelimeyi sık sık tekrar ediyorsa ama anlam taşımıyorsa, bu durum spam olarak algılanabilir.
Bu yüzden hem anlamı korumak hem de konuyla alakalı kalmak gerekir. Örneğin bir içerikte “anahtar kelime yoğunluğu” ifadesi geçmeli, ama bu ifadenin çevresinde konuyu destekleyen açıklamalar da bulunmalıdır.
İdeal anahtar kelime yoğunluğu genellikle %0.8 ile %1.5 arasında tutulmalıdır. Bu aralık, hem doğal bir anlatım sağlar hem de arama motorlarına net bir konu sinyali gönderir. Daha yüksek oranlar, Google tarafından olumsuz algılanabilir.
Google resmi belgelerinde şu uyarıyı yapar:
“Kelimelerin doğal akışta kullanılması önemlidir. Aynı ifadenin gereğinden fazla tekrarı, kullanıcı deneyimini zedeler.”
İçeriğin uzunluğu da bu oranı etkiler. Kısa yazılarda %1.5 çok fazla olabilirken, uzun yazılarda %1 oranı yeterli olabilir. Anahtar kelimeyi sadece sayıya odaklanarak değil, okuyucunun ne beklediğini düşünerek kullanmak gerekir.
Anahtar kelime yoğunluğu denetleyicisi, bir yazıda belirli bir kelimenin kaç defa geçtiğini ve bu sayının tüm kelimelere oranını hesaplayan araçtır. Bu sayede içerik üreticileri metinlerini kontrol edebilir ve dengesiz kullanımları düzeltebilir.
Bu araçlar genellikle şu bilgileri verir:
Bazı gelişmiş araçlar kelimenin geçtiği konumları da gösterir. Ancak bu denetimlerin amacı, kelime tekrarını kontrol altında tutmak, içeriğin doğallığını ve okunabilirliğini korumaktır. Sayfanda zaten böyle bir denetleyici olduğu için, bu süreç kolaylaşmış durumda.
Anahtar kelime yoğunluğu, şu formülle hesaplanır:
(Anahtar Kelime Sayısı / Toplam Kelime Sayısı) x 100
Bu formül basittir ama faydalıdır. Örneğin içerikte 1000 kelime varsa ve “anahtar kelime yoğunluğu” ifadesi 8 kez geçiyorsa:
(8 / 1000) x 100 = %0.8 olur.
Ancak bu oranı değerlendirirken, kelimenin metin boyunca dengeli dağılıp dağılmadığı da önemlidir. Aynı kelime sadece başta ve sonda geçiyorsa, bu içerik yeterince odaklı sayılmaz. Google, kelimelerin tüm içeriğe yayılmış olmasını tercih eder.
SEO açısından en iyi yoğunluk içeriğin doğasına bağlıdır, ancak genel olarak %1 civarında olması önerilir. Bu oran, hem doğallığı korur hem de arama motorlarına içerik hakkında net bir sinyal verir.
Google, “fazla anahtar kelime” kullanımının içerik kalitesini düşüreceğini açıkça belirtmiştir. Bu nedenle kelimenin yalnızca geçmesi değil, nasıl kullanıldığı da önemlidir. Başlık, ilk paragraf ve alt başlıklar gibi bölümlerde yer alması daha etkilidir.
Örneğin bir iş ilanları sayfasında iş ilanları açıklanırken “anahtar kelime yoğunluğu” ifadesi sadece metnin gövdesine sıkıştırılmışsa, bu yeterli olmaz. Konuyla bütünleşik bir anlatım şarttır. Yoğunluk, içerikle birlikte anlamlı olmalıdır.
Bir anahtar kelime yoğunluğu denetleyicisi, önce içerikteki toplam kelime sayısını belirler. Ardından hedeflenen anahtar kelimeyi sayar ve yüzde hesaplaması yapar. Bu işlem sırasında boşluklar, noktalama işaretleri ve büyük-küçük harfler dikkate alınabilir.
Denetleyici ayrıca kelimenin içerikteki dağılımını da kontrol eder. Sadece üst kısımlarda geçip geçmediği ya da belli paragraflarda yığılma olup olmadığı analiz edilir. Dengeli bir kullanım, Google’ın içerik kalitesi sinyallerinden biridir.
Bu tür araçlar, özellikle içerik üretim süreçlerinde hem kalite kontrolü hem de optimizasyon için kullanılır. Fakat en önemlisi, kullanıcıya net ve faydalı bilgi sunan bir içerik üretmektir. Yoğunluk yalnızca teknik bir araçtır, içerik başarısını tek başına belirlemez.
TEKLİF ALIN